BLOG TUR: KİRLİ BEYAZ - YEŞİM DEMİR

Kitap Adı: KİRLİ BEYAZ
Yazar: Yeşim DEMİR
Yayıncı: Destek Yayınları
Sayfa: 232

Arka Kapak :
Bir kadın, iki adam...
Aşk çıkmazında intikam dolu aşksız bir çatışma...
Biri tutkulu diğeri tehlikeli ve dengesiz iki adamın aşkı arasında kalan genç kızın tanık olduğu skandallarla birlikte değişen hayatı...

Kendini çalıştığı medya sektörünün çalkantıları içinde bulan Aslı'nın eski dingin yaşamına geri dönmesi artık mümkün değildir. Türkiye'nin ünlü ve güçlü gazetecilerinden birinin ihtiras, seks ve yolsuzluklarla dolu skandalları genç ve güzel televizyoncu Aslı'nın taşıdığı yüklerden biri haline gelmiştir. ''Güzel kız, iktidar oyununun karanlık planlarını görmezden gelemeyeceğine karar verir ve kendini aşk, ihtiras ve ihanetle örülü nefes kesici bir serüvenin içinde bulur.''




   Kirli Beyaz, Aslı'nın kendi deyimiyle 'çaresiz' kadınları kaleme alacağı blogu için görüştüğü Ela'nın hikayesiyle başlıyor. Daha 14 yaşında küçücük bir kızın dünyasının ne kadar alt üst olabileceğini en sarsıcı, rahatsız edici biçimde anlatıyor yazar bize.

  '' Yazmak için yaşamak gerektiğini bilmiyordum. İyi bir öykü için, iyi bir bedel ödemek de lazımmış meğer...''

   Böyle yoğun duygular barındıran kitaplardan kaçınırım ben hep, çünkü yaşanmış/yaşanıyor olma ihtimalleri gelir koca bir taş gibi oturur yüreğime. İşte bu sebepten Ela'yı okudukça korktum kitabın devamında karşıma çıkma ihtimali olan başka hayat öykülerinden... Fakat tam olarak beklediğim gibi olmadı. Ela'dan sonra yazarımız Aslı'nın geçmişine yöneliyor. Biz bir yandan Aslı'yı tanırken bir yandan da annesinin hikayesine tanık oluyoruz. Bu noktada ben kitabın içeriğinden çok karakterlerden bahsetmek onların kişilik özelliklerine biraz daha yoğunlaşmak istiyorum. 

   Aslı, Son derece tutarsız ruh hali, karşısındaki kişilere olan tutum ve duyguları ile zayıf bir karakter olarak duruyor kitap boyunca karşımızda. Evet bazen güzel noktalara değiniyor, kendini sorgulama konusunda umut ışığı yakıyor ama oldukça zayıf bir ışık... sanki düşünmüyor sadece kabullenip geçiyor birçok şeyi. Hani derler ya rüzgar hangi tarafa eserse oraya savruluyor. Duygularını çok uçlarda yaşıyor, özellikle Erman'la olan ilişkisinde bu durum fazlasıyla göze batıyor. Yani kim iğrenç bulduğu bir insana ortada doğru düzgün bir sebep yokken sempati duymaya başlar, bir an nefret ediyorken bir an sonra sevdiğini düşünür? Mutlaka daha derin bir içsel süreç gereklidir ama maalesef ki bu süreçler kitap boyunca yeterince iyi yansıtılamamış bize.

   Erman, iktidar taraftarı bir kanalın genel yayın yönetmeni. Aslı'nın gözünde son derece küstah, narsist, egolu, kendine aşık. Erman fazlasıyla zeki, insanları etkisi altına almak konusunda usta bir karakter. Kitap boyunca türlü türlü maskelerle çıkıyor karşımıza. Onun sayesinde bir kez daha görüyoruz ki kimse durduk yere bir psikopata dönüşmüyor. Taa çocuklukta atılıyor kişilik bozukluklarının temeli. Anne babaların çocuklarına karşı olan tutumlarının ne kadar önemli, olduğunu, sevgisizliğin çocukta ne kadar büyük bir tahribata yol açabileceğini gözler önüne seriyor yazarımız.

   Teoman, aynı kanalda editör, Aslı'nın erkek arkadaşı. akıllı, anlayışlı, sezgileri kuvvetli bir karakter. Tam bir ideal sevgili anlayacağınız :) Fakat bu karakter üstünde fazla durulmamış, tam anlamıyla tanıyamıyoruz Teoman'ı.

   Son olarak bahsetmek istediğim kişi ise Aslı'nın annesi Kader. Kendini çocuğuna adamış, artık hayal dahi kurmadan yaşayıp giden bu ülkedeki milyonlarca kadından biri. Yazar öyle güzel dile getirmiş ki bu durumu, alıntı yapmazsam olmaz:
'' Hayatım boyunca hep başkalarının bana çizdiği kaderi yaşamış bir kadınım ben. Önce rahmetli annemin sonra da kocamın bana yazdığı kaderi yaşadım.''

   Yeşim Demir, Türkiye'nin birçok yarasına parmak basıyor kitap boyunca. Sadece kadınlarımızın maruz kaldıklarından değil, Gezi'den, yandaş medyadan, gittikçe bozulan ahlaki değerlerimizden de dem vuruyor. Beni hayal kırıklığına uğratan tek şey siyasi konular üzerinde bu kadar çok durulduğu halde Aslı'nın hissettiklerini, düşüncelerini yeterince detaylı okuyamamak oldu. Özellikle son kısımlara geldikçe bir şeylerin eksik, havada kaldığı hissine kapıldım Bunun dışında hem dramatik, hem siyasi, hem de bir parça erotik içeriği ile geniş bir okuyucu kitlesine hitap ediyor yazarımız.

   Şimdilik benden bu kadar :)) Sizde yorumlarınızı benle paylaşırsanız çok sevinirimm!
Ayrıca, kitap içeriği ile ilgili daha fazla bilgi için Kitap Dostunun Güncesi'ni, alıntılar içinse Bir Kitapzen'in Dünyası'nı ziyaret edebilirsinizz.

PUANIM: 4/5