28 Mayıs 2016 Cumartesi

(6. DİJİTAL KRALİÇELER BLOG TUR) DİLEK AĞACININ TOHUMLARI - CAROL SNOW



Kitap Adı: DİLEK AĞACININ TOHUMLARI
Yazar: Carol SNOW
Yayıncı: Novella Yayınları
Çevirmen: Elif DİNÇER
Sayfa: 464



Arka Kapaktan:
Vanessa'nın 29. doğum günü için tek dileği, uzatmalı sevgilisi Eric'ten -malum teklifle birlikte- bir nişan yüzüğü almaktır. Ama Eric'in hediyesi, onun için doldurduğu karışık bir müzik CD'si olur. Bu özel günde büyük bir hayal kırıklığı yaşayan Vanessa, hayatıyla ilgili farklı planlar yapmaya başlar.

Wendy, bilgisayar oyunu bağımlısı, vurdumduymaz bir koca ve ele avuca sığmaz, haylaz ikizleriyle baş etmeye çalışan bir ev kadınıdır. Son zamanlarda yakalandığı nedensiz ağlama krizlerini bir işaret sayan Wendy, başındaki 2+1 belayı dize getirmek için kolları sıvamaya karar verir.

Laura, mükemmel kariyeri ve donör yardımıyla doğurduğu oğlu Ian'la mutlu bir yaşam süren, bekâr ve güçlü bir kadındır. Hayatının merkezi olan Ian kardeş isteyince bir araştırma yapmaya başlar. Bu araştırma, hem kendisinin hem de hiç tanımadığı Vanessa ile Wendy'nin dünyasını değiştirmek üzeredir. Dilek Ağacının Tohumları, hayatına yeni bir yön vermekte kararlı olan kadınların, ne yapacaklarını çok iyi bildiklerini hatırlatan bir roman.

"Snow'dan esprili ve zekice yazılmış bir roman."
Publishers Weekly-

"Üç kadın ve bir donör etrafında gelişen olaylar, okuru hayatın hem acı hem de eğlenceli yanlarıyla buluşturuyor."
-Booklist-

"Carol Snow gerçekçi, sempatik karakterler yaratma konusunda harika bir iş çıkarmış."
-Curled Up With a Good Book-
(Tanıtım Bülteninden)





   Herkese merhabaaa!!!
   6. blog tur kitabımız Dilek Ağacının Tohumları yorumu ile geldim ben bugün :)

   Novella Yayınları ile tur kitabını kararlaştırdığımızda konusu oldukça ilginç olan bu romanın elime ulaşmasını sabırsızlıkla beklemiştim. Bilmem var mıdır aranızda hiç, sperm bankalarını kullanarak çocuk sahibi olmayı düşüneniniz. Belki size tuhaf gelecek ama ben 35ime kadar doğru insanı hala bulamamış olursam kendi başıma çocuk sahibi olmaya kararlıyım. Tabiki toplumumuzun bu konuya karşı olan önyargılarını göz ardı etmeyi başarabilirsem yapacağım bunu. :D İşte bu sebepten bir kat daha fazla merak ile başladım okumaya.

   Dilek Ağacının Tohumları, 3 ana karakterin bakış açılarından yazılmış. Laura, Wendy ve Vanessa.
Laura, sanırım dünyanın en aklı başında, en şeker annelerinden biri! Ben okurken onun oğluna olan yaklaşımına, olaylar karşısındaki tutumuna, gerçekçiliğine hayran kaldım diyebilirim. İleride yalnız aşıma bir çocuk büyüteceksem eğer tam da onun gibi bir anne olmayı isterim. 

Wendy ise Laura'nın tam tersi. Çocuklar üstünde etkili tavırlar sergileyemeyen, güçsüz, sıkıştığı an kendini kaybeden, zayıf karakterli birisi... Sürekli suçu kendinde aramak yerine başkalarına yükleyişi okurken beni deli etti. Ama durun bi dakika! Kitabın en gıcık, itici, sevilmeyesi karakteri kesinlikle Wendy değil.
Gıcıklık konusunda taç Vanessa'dan başka birinde olamaz bence. Kendisi, Laura ve Wendy'nin çocuklarının donörü olan Erik ile birlikte uzunca bir süredir ve kafayı acayip derecede evlenmekle bozmuş durumda. Erik'le geçirdiği her anı bir evlenme teklifi bekleyerek ve ardından hayal kırıklığı yaşayarak berbat etmekte üstüne yok! Böyle gel gitlerle dolu bir ilişkiyi sürdürmeye çalışırken Erik'in vakti zamanında sperm donörlüğü yaptığının ortaya çıkması elbette ki işleri daha da karmaşık bir hale getiriyor.


   Yazarımız Carol Snow bir psikolog ve mesleğinin getirdiği deneyim ile karakterleri o kadar iyi kurgulamış ki hayran kaldım. Kişilik örüntülerini bu kadar açık anlaşılır şekilde okumak benim için çok zevkli idi. Fakat kitapta eksik bulduğum şeyler de yok değil. Mesela konusu ne kadar iyi olursa olsun fazla teknik bir dil kullanılmıştı yani duygulardan çok anlatılan anda yaşanan olaylara ağırlık vermişti yazar ve bu biraz eksik hissettirdi bana. En büyük sorun ise bence çeviride yaşanmış. Bir çok dip not eksiği vardı. Mesela bir yemekten bahsediyor ve o an o yemeğin içeriğini neyden yapıldığını aslında dip not olarak yazmalılar ki biz olayı kavrayabilelim ya da yabancı bir kelime var ama aşağıda yine hiçbir açıklama verilmemiş anlamına dair. Bu ciddi anlamda bir eksiklikti benim için ve umarım kitabın yeni baskısında editörün gözünden kaçmaz bu durum ve bir an önce düzeltilir.

   Uzun lafın kısası konusuyla beni kendine çeken Dilek Ağacının Tohumları teknik yönden biraz zayıf olsa da göz ardı edilmemesi gereken bir roman. Carol Snow'un başka kitaplarının da çevrilmesini merakla bekleyeceğim! :))








"... ve büyük bir zevkle onu seyrediyorum; fazlasıyla büyük ön dişleri, asker yeşili gözleri ve açılmış rengiyle hâlâ yaz güneşinin kırıntılarını taşıyan dağınık saçlarıyla, bir deri bir kemik, sekiz yaşındaki oğlum. O benim hayatım boyunca tanıdığım en tatlı, en akıllı, en güzel insan. Dünya üzerinde onun yerine birlikte vakit geçirmeyi tercih edebileceğim hiç kimse yok. Bazı günler, onun bana ait olduğuna inanmakta hâlâ güçlük çekiyorum." Laura, sf.9



'' Sonra hatırlıyorum: Eğer bağımsız bir gelir kaynağınız, evde güvenilir bir yardımcınız ve sevecen bir kediniz olursa, bir erkeğe asla ihtiyaç duymazsınız. Hamile kalmak için bile bir erkeğe ihtiyaç duymadım. En azından tanıştıklarımdan birine.'' Laura, sf.8




'' Hiçbiri benimle oturup, konuşup benimle birlikte oldukları için mutlu olmazdı. Her zaman mutlu olmam ve gülmem gerektiğini düşünürlerdi. Hasta, mutsuz ya da yorgun bile olsam hep iyi görünmem gerektiğini düşünürlerdi. Beni en iyi günlerimde severlerdi, ama çoğunlukla iyi günümde olmazdım ve işte o zaman da işler kötüye giderdi.'' Vanessa, sf. 228



PUANIM: 4/5


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder